Devlet Bahçeli’nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Bilgelik, insanın kendini, kendi gerçeklerini, özünü bilmesidir. Bu bizim bağımsızlığımızın ve gelecekteki haklarımızın teminatıdır. Biz Anadolu bilgeliğine güveniriz. Köklerinden uzaklaşmış, milli kültürden uzaklaşmış siyaset manyaklarının saygı duyması mümkün değildir. milletimizin hassasiyetleridir. Bunların kendilerine, ülkeye, millete hiçbir faydası olamaz. İnsan onuruna saygı göstermezler. Ülkemizin aydınlık geleceği, her türlü kirli bağlantıya hazır, istekli siyasi acemilere emanet edilemez. bir koltuk veya mevki elde etmek için kötülük yapmak.
YEREL SEÇİM MESAJI
14 ve 28 Mayıs seçimlerinin ardından 31 Mart Yerel Yönetim seçimleriyle Türkiye’miz ivme kazanacak. 30 büyükşehir ve 51 il olmak üzere toplam 1389 belediyenin 5 yıllık yol haritasını Türk milleti belirleyecek.
DEM’li CHP Anadolu bilgeliğine yenilecektir. Terör örgütleri, bölücü aletler, ekonomik tetikçiler, emperyalizmin piyonları, Cumhuriyet karşıtları 31 Mart’ta unutamayacakları bir ders alacaklardır. Cumhur İttifakı, 31 Mart seçimleriyle Türkiye’nin geleceğini inşa edecek ve onu demokrasi meşalesiyle aydınlatacaktır.
Adaylarımız milletimizin takdirini kazandı. Şu ana kadar 385 belediye başkan adayı açıklandı. Boyun eğmeyeceğiz, teslim olmayacağız, hiçbir odaklığa teslim olmayacağız. Cumhuriyet bizimdir, Türkiye hepimizindir. Türkiye için canla başla çalışacağız.
“DEM’D CHP GİDER, TÜRKİYE YÜZYILI GELİR”
İstanbul Büyükçekmece Belediyesi’nde yaşanan şüpheler ve vahşi güç gösterileri vicdan sahibi her insan tarafından kınandı. Bu zihniyet CHP’nin siyasi temellerini yozlaştırmakla kalmamış, milletle arasına duvar örmüştür. CHP’nin beceriksiz liderine Türkiye’de ‘Dersim’ diye bir il olmadığını hatırlatmak isterim. Olan, bronzun yiğit halkının yaşadığı Tunceli’dir.
Ankara’yı ve İzmir’i CHP’den kurtarmak bağımsızlığın şerefidir. Ankara’da DEM olup Kandil’den ayrılan CHP gidecek, özlemle beklenen barış gelecektir. DEM’li CHP gidecek ve Türkiye Yüzyılı gerçekleşecek.
CHP’de kırık sesler, yanlış hesaplar öne çıktı. İç karışıklıklar had safhada. Siyasi beceriksizliğe güvenilmez ve yerel yönetimlere sorumluluk verilemez. İstanbul istediğini başaracak, Ankara ise altın okla mühürlenecektir. İzmir’de dağın sıcaklığı eriyip bronzları saçacak.
MERSİN’DE İLK MİTAL
Devletimizin bekası, milletimizin refahı, vatanımızın refahı için Cumhur İttifakı vardır ve hazırdır. MHP, yüksek sorumluluk bilinciyle ve meslektaşlarımızın titiz çalışmasıyla ne gerekiyorsa sonuna kadar yapacaktır.
Misak-ı Milli’nin ilanının 104’üncü yıl dönümünde ilk açık hava toplantımızı Mersin’de yapmaya karar verdiğimizi, 4 Şubat’ta da Manisa’da gerçekleştireceğimizi paylaşmak isterim.
İSRAİL’İN GAZZE’YE SALDIRILARI
Bölgesel krizlerin tırmandığı, çatışmaların kışkırtıldığı bir dönemden geçiyoruz. İsrail’in gerçekleştirdiği katliamlar devam ediyor. Terör devleti İsrail’in saldırılarıyla aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 25 bine yakın insan hayatından çıkarıldı. Temennimiz BMGK toplantısında barışa hizmet edecek bir kararın alınmasıdır.
Yemen huzursuz ve acılı, Rusya-Ukrayna krizi canlı, İran-Irak-Pakistan arasında kutuplaşma var. İran’ın Irak’a saldırıları, İran’ın Pakistan’a saldırıları, Pakistan’ın İran’a saldırıları hiçbir şekilde yasal sayılmayacak ve hesaplaşmanın kazananı emperyalizm olacaktır.
“BUGÜN İÇİMİZDEKİ İŞBİRLİKLERİYLE KUŞATMA YAPILIYOR”
Ülkemizin kuşatma altında olduğuna ve benzer durumların sıklıkla yaşandığına şahit olacağız. Türk milletinin varlığından korkan sömürgeci güçler her zaman bize saldırdı. Küresel pozisyonlar güçlendiriliyor. Bazen iç hassasiyetleri sıyırarak, bazı hainleri görevlendirerek, bazen de savaşlarla sonuca ulaşmak istediler.
İmparatorluğumuz denizlerde ve okyanuslarda ilk kuşatmaya maruz kaldı. İkinci kuşatma Kuzey Afrika üzerinden yapıldı ve buralar kontrolümüz altına alındı. Üçüncü kuşatma Arap Yarımadası üzerinde gerçekleşti ve topraklar birer birer kaybedildi. Dördüncü kuşatma Balkanlarda gerçekleştirildi. Nitekim oğlu Fatihan’ın acısı bitmemiştir. Beşinci kuşatma adalar ve Kıbrıs üzerine yapıldı. Bu sınırlar geçerliliğini yitirmeyecek olan Misak-ı Milli ile belirlenmiştir.
Bu kuşatmaların en acımasızı bugün içimizdeki işbirlikçiler tarafından gerçekleştiriliyor. Bu sefer hedef kardeşliğimiz, milli birliğimiz ve bekamızdır. Şer ittifakının üniter yapımıza karşı yönelmesinin sebebini burada aramak gerekiyor.
Yeni hedefleri 31 Mart. Bölgemizdeki istikrarsızlığı ülkemize ithal etmeye çalışan manda sahiplerini uyarıyorum; İzlediğiniz yol, yol değildir. Bu vatanı, bu milleti, bu devleti canımız pahasına savunamıyorsak, şeytani oyunlarınıza sessiz kalıyorsak yastığımız mezar taşı olsun.
